Yak beni hadi!
Kusursuz bir gökyüzü altında…
Ve gece de ay denize nazırlığında dalga sırtında yara açarken
Senin dokunuşların tutuştursun alev alev olsun da yansın her zerrem….
Yoğrulsun bedenim zarafetten
Yok olsun tüm sırlar…
Ve
Ateşe arkadaş olup da
Dolaş damarlarım da !
Çöz ruhumu işte tam o anda….
Gel! Gel ki,
Gönlüm bir çakır keyif sürsün!
Kirpiklerinde asılı kalayım geldiğinde….
Gerek yok bir cellâda
Ben kendi ipimi kendim çekerim!!!
Dönerim ben kendi başıma kıbleye
….Hiç tasa etmem var olmuşum saniyeliğine….
Keyif dolu hafif bir ıslık olsun dans eden ruhumuza eşlik eden
Titret beni bir bakışın ile tepeden tırnağa
Ve sil elinin tersi ile ruhumda ki tüm gitmeleri!!!
Sil dudaklarımdan bir öpüş ile tüm kederli sözleri
Yok et bir ses ile kulaklarımdan hüzünlü nameleri
Kapana kıstır tüm acıları….
….
Neydi?
Senindim!
Nasıldı?
Ölümüne idi!
Yani aşk bende sendi
sen bende ölümdün...
Belki de bütün “mesele” şimdide
Şimdi ise ölümde!!!
Nasıl bir aşk ki bu
Ben sende
Sen ölümde
Ölüm hakta!